Anksiyete
Kaygı, korku ve kuruntu biçiminde ortaya çıkan derin iç sıkıntısı, yürek daralmasıdır.
Hafif bir huzursuzluktan yoğun korku duyumuna kadar çeşitli biçimlerde yaşanır. Anksiyete içindeki kişi genellikle hiçbir dış etken olmaksızın kendini korku ve baskı altında duyar ve tehlikeyi beklemenin sıkıntısını yaşar. Anksiyete, kişisel bir hastalık olmanın dışında bazı toplumlarda da panik benzeri korkular ve buna dayalı davranışlar şeklinde gözlenmiş ve teşhis edilmiştir. Herhangi bir biyolojik, fizyolojik sorun olmadığı halde görülen bedensel yakınmalar şeklindeki psikolojik kaynaklı bozukluktur. Anksiyete bir hareket sinyalidir; bir şey yapılması gerektiğini gösteren sübjektif bir uyarıdır.
Belirtileri Nelerdir?
Akut anksiyete nöbetlerinde görülebilir.
Oluşma Nedeni Nedir Nelere Yol Açar?
Ruh bilimcilere göre, anksiyete geçmişte yaşanan bir olaydan kaynaklanır ve bir olaya duyulan tepki şeklinde gösterir. Kişi geçmişte yaşadığı hoş olmayan bir olayın benzeriyle karşılaştığında anksiyetenin belirtileriyle tepki verir. Önceden öğrenilmiş bir duygusal durum olarak anksiyete, belirli bir olayın o anda yarattığı korkudan değişiktir. Bilinçaltındaki çelişkilerden doğar ve bastırılmış isteklerden kaynaklandığı için kişi duyduğu huzursuzluk ya da korkunun nedenlerini bulamaz. Anksiyete yaşanması kişiyi, kimi uyarıcıların etkilemesine bağlıdır. Bu yüzden çevredeki uyarıcı etkenlerden çözümlenmesi anksiyetenin nereden kaynaklandığını açıklar. Örneğin Potansiyel tehlikeli durumlar geliştiğinde (örn: köpek havlaması, saldırması) vücudun buna verdiği cevap anksiyetedir. Anksiyetenin sürekli tekrar etmesi çeşitli düzeylerde fizyoloji bozukluklarına yani vücudun biyokimyasal dengesinin bozulmasına yol açar. Şizofren hastalığına sebep olabilir. Şizofreni teşhisi koyulan durumlarda anksiyete sık rastlanan bir belirti değildir, fakat hastalığın “akut sapmalarında”, korkunç halüsinasyonların veya hayallerin baskısı altında belirgin hale gelebilir. Psikolojik etkenler baş göstermeye başlar. Bu durumunda kişi kendinde birtakım değişiklikler görür, kendini tanıyamaz olur. Panik atak rahatsızlığına da sebep olur.
Tedavisi Nasıl Olur?
Doktor hastanın anlattıklarını acele etmeksizin ve eleştirmeksizin sonuna kadar dinlemelidir. Hastayı ikna etmek ve semptomlarla bunların kökenini ona açıklamak önemlidir. Hastalığın hangi olaydan kaynaklandığını teşhis etmeli ve bu olaydan yola çıkarak hastaya pratik öğütlerde bulunmak ve tedavi için uygun ilaçlar tavsiye edilmelidir. Psikolojik rahatsızlığın yanı sıra fiziki hastalıkta da hesaba katılmalıdır.
!!!! Akut bir panik nöbeti, miyokart enfarktüsünün(kalp krizinin) belirtilerini taşıdığı için bu hastalıktan mı kaynaklanıyor diye testler yapılmalıdır. !!! Hastalığın şiddetine göre tedavi yöntemleri uygulanmalıdır.